Avrupa'nın desteğini arkasına alan Yunanistan, Eylül ayında Doğu Akdeniz’de gerilimi tırmandıracak yeni bir senaryoyu devreye sokmaya hazırlanıyor. Dört aşamalı provokatif senaryolardan birisi; TPAO’nun sondaj gemilerine engel olunması ve gerektiğind
Yunanistan, Eylül ayında Doğu Akdeniz’de gerilimi tırmandıracak yeni bir senaryoyu devreye sokmaya hazırlanıyor. Dört aşamalı provokatif senaryolardan birisi; TPAO’nun sondaj gemilerine engel olunması ve gerektiğinde taciz ateşi açılması. Bir diğer senaryoda Türk gemilerinin sismik araştırma için deniz tabanına indirdiği kablolara elektronik sistemlerle müdahalede bulunmak var.
Türkiye'nin bu ay başında Birleşmiş Milletler'e (BM) bildirdiği Doğu Akdeniz'deki deniz sınırları içinde, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının (TPAO) sismik araştırma ve sondaj ruhsat başvurusunda bulunduğu yeni ruhsat sahalarını gösteren haritayı paylaşması Atina'da paniğe neden oldu. Bu çerçevede Yunanistan, Eylül ayında bölgede gerilimi artıracak provokatif bir senaryoyu uygulamaya hazırlanıyor. Yunan Ekathimerini gazetesinin Vassilis Nedos imzasıyla hafta başında haberleştirdiği dört parçalı senaryoya göre, Yunanistan, Türkiye'ye ait sondaj gemilerine ve onlara refakat edecek donanma unsurlarını hedef alan girişimlerde bulunacak. Türkiye'nin BM'ye bildirdiği Doğu Akdeniz'deki deniz sınırları içinde yapacağı, Rodos ve Girit adaları açığını da kapsayan faaliyetlerini, sondaj ve sismik araştırma faaliyetlerini hedef alacak senaryolarda, taciz atışlarının da bulunduğu görülmekte.
Gazetenin haberleştirdiği ilk senaryoya göre Türk firkateynlerinin eşlik ettiği bir araştırma gemisinin Doğu Akdeniz'de faaliyete başlaması halinde, bölgeye aynı sayıda Yunan gemisinin taciz amacıyla gönderilmesi ve Türk gemileri bölgeden ayrılana dek konuşlanmaları öngörülüyor.
İkinci provokatif senaryoda, Türk gemilerinin sismik araştırma için deniz tabanına kablo indirmesi durumunda Yunan tarafı elektronik sistemlerle müdahalede bulunacak. Eğer bu yöntem işe yaramazsa, kabloların deniz yatağına ulaşmasını engellemek için kesilmesi dahil olmak üzere diğer önlemlere başvurulacak.
Üçüncü senaryo gerçekleşmesine daha az ihtimal verilen ama gerilim potansiyeli en yüksek adımları içeriyor. Senaryoda, TPAO'nun sahip olduğu sondaj gemilerinin boyutuna dikkat çekiliyor ve Yunan firkateynlerinin sondaj faaliyetine engel olmasının mümkün olmadığı ifade ediliyor. Bu halde sondaj faaliyetini engellem amacıyla taciz atışlarının yapılabileceği belirtiliyor.
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'in farklı noktalarında gerçekleştireceği görevlerde de yukarıda belirtilen provokatif senaryolar Atina tarafından devreye alınacak. Türkiye'nin kıta sahanlığı içinde bulunan, Rodos'tan Girit'in güneyine uzanan, alanda TPAO'nun sondaj ve araştırma faaliyetlerinin de bu çerçevede hedef alınması öngörülüyor. Türkiye'nin Kasım 2019'da Libya ile imzaladığı Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakatla, deniz yetki alanlarının batı sınırı uluslararası hukuka uygun olarak belirlenmişti.
Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2 günlük resmi ziyaret için İsrail'e gelen Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'i Batı Kudüs'teki Başbakanlık ofisinde ağırladı. Görüşmenin ardından yapılan ortak basın toplantısında Netanyahu, ülkede 1 Ağustos itibariyle uluslararası turizm sektörünün yeniden faaliyete başlaması için çalıştıklarını belirtti. Miçotakis ise, Yunanistan ile İsrail arasındaki ikili ilişkilerin gün geçtikçe geliştiğini dile getirirken, İsrailli turistleri ülkelerinde ağırlamaktan mutluluk duyacaklarını kaydetti. Miçotakis, Türkiye ile Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında imzalanan Akdeniz'de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat'a da değinen Miçotakis, söz konusu anlaşmanın "yasadışı" olduğunu iddia etti. Miçotakis'in ziyareti sırasında Doğu Akdeniz'de Türkiye'ye karşı İsrail tarafının tam desteğini almayı hedeflediği belirtiliyor. Miçotakis'e ziyareti sırasıdna 6 bakan da eşlik ediyor. Pazartesi günü Yunan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da, Fransız mevkidaşı Jean-Yves le Drian ile Paris'te biraraya gelmişti. İkili görüşmede yine Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki varlığı hedef alındı.